17 Nisan 2015

"Canı rahmet istedi!"

Halil Tiryaki
(Fotoğraf: Meral Tiryaki)
'Kanatlı'nın rahmetli Halil Emmi'ye olan o derin muhabbeti bir hatıra ile dile gelir, Haziran 2013'te, evin önündeki ağaçların gölgesinde...

10 Nisan 2015

Askerlik

Fotoğrafı askerdeyken, arkasına
aşağıdaki notu yazarak,
kardeşlerinden birine gönderir.
Onbaşı 'Kanatlı'
Özellikle eski toprak çoğu Anadolu adamı gibi 'Kanatlı' için de askerlik tam bir anı yumağıydı, çocukluğum boyunca yabanda yazıda o kadar çok dinledim ki bu hatıraları kendisinden. Hatta çocuklarından birine çok sevdiği bir komutanının adını verecek kadar iz bırakmıştı askerlik onda. Bunun neden böyle olduğunu sanırım en iyi kendi askerlik görevimi yaparken anlamıştım. Bazıları için külfet gibi gelse de, daha kışlaya ilk girdiğim andan itibaren karşılaştığım pek çok Anadolu genci için askerliğin; beldesinden, ana babadan ilk ayrılış, yokluktan gelip medeniyetin asgari imkânlarına belki de ilk ünsiyet ve her türlü zorlu koşula rağmen adam akıllı ilk sosyalleşme ortamı olduğunu yakından gözlemlemiştim. Şüphesiz bu insanların, içinden geldikleri o rutin köy veya kasaba hayatının çok ötesinde, kendi çapında bu 'renkli atmosferde' yaşadıklarını bir çırpıda unutmaları bir yana, sık şekilde anmamaları dahi beklenemez. Bu duygularla askerliğin, memleketin bizi bedava üniversite okutmasının bir karşılığı olarak, hayatı, Anadolu'nun saf ve temiz bağrından gelen kardeşlerimizle kısa bir süre paylaşmak anlamına da geldiğini idrak etmiştim. Bazılarına zul gelen askerlik aslında bazıları için belki şu hayatta görüp görebilecekleri 'ender maceralar'dandır.

Onbaşı 'Kanatlı'nın isteği:
 "Hatıra olarak saklayın..." 
'Kanatlı'nın 1963-64 yıllarında Manisa Kırkağaç'taki acemiliği boyunca ve Çorlu'da usta birliğindeyken yaşadıkları, onun için çoğu zaman gülümseyerek andığı hatıralar olarak kaldı bende. Her türlü el işene ne kadar yatkın ve tam bir görev adamı olduğu, komutanlarının her zaman takdirini kazandığı ve her daim görevini layıkıyla yapmak konusundaki titizliği hep dikkatimi çekmişti. Askerliğin zor olduğunu hep vurgulardı ama hiçbir zaman meşakkatli bir yük saydığını hatırlamıyorum. Çünkü o gerçek bir 'zorluklar adamı'ydı, güçlükler onu hiç yıldırmazdı ve asla vazgeçmezdi, geçmedi de.

'Kanatlı', Ekim 2013'te odasında, bir bayram akşamı askerlik anılarını anlatıyor:

Öne Çıkan Yayın

Barakeli'nde Bir Köy, Seydimen, Hatıralar ve Hikâyeler

"Memleket ve çocukluk, insan hangi yaşa gelirse gelsin ve ne kadar çok mekân değiştirirse değiştirsin, hep yanında taşıdığı şeylerdend...